
Bebeginin icinde kimildadigini hissetmek, onun harekelerini dinlemek bambaska bir duyguymus. Insan o ana kadar teoride olan duyguyu gercekten hissetmeye, gercekten icinde birseyin buyudugunu, icinde yasadigini farketmeye basliyor. Annelik dugusu da kendini bu asamalarda gelistiren bir duygu bence. Okuduklarini, etrafindan duyduklarini kendinle karsilastirmaya basliyorsun. Acaba normal mi? Acaba kilo alisi duzgun mu? Ben cok mu kilo aliyorum? yoksa az mi aldim? Her bebegin kendine ozgu buyudugunu ve kendine ozgu buyuyecegini kendine kabullendirmen gerekiyor, kimisi icin kolay kimisi icin kabullenilmesi zaman alan bir duygu.
Bebegi dunyaya getirmek disinda onu yetistirmek ama en onemlisi onu anlayabilmek bu seruvende basarinin ince noktasi...
Bir blogda karsilastigim ve hosuma giden yaziyi ekliyorum buraya....
`Cocuklariniz sizin cocuklariniz degildir. Bunlar kendini ozleyen hayatin ogullari ve kizlaridir. Siz bunlarin dunyaya gelmelerine araci olursunuz, fakat bunlar sizin degildir. Gerci onlar sizinle beraberdir, fakat sizin maliniz olamazlar. Onlara sevginizi verebilirsiniz, fakat dusuncelerinizi asla, cunku onlarin kendilerinz ozgu dusunceleri vardir. Siz onlarin govdelerini barindirabilirsiniz, fakat ruyalari yarinin sarayindadir. Sizse orasini ruyanizda bile goremezsiniz.
Siz onlara benzemek için ugrasabilirsiniz, fakat onlari kendinize benzetmek icin ugrasmayiniz. Cunku hayat geriye adim atmaz, dun ile ilgilenmez. "
(Halil Cibran)
Bebegimi kucagima aldigimda onu nasil yetirtirecegimi bir kenara birakalim, su anda neler hissettigi o kadar buyuk bir merak konusu olabiliyor ki.
Kimbilir oglum ne ruyalar goruyor simdi oracikta, neler hissediyor. Okudugum kadariyla bu haftalarda ruyalari gormeye basliyorlarmis , tabi ruyalari sadece ses titresimlerinden ibaret.
Gectigimiz carsamba gunu kendisini tekrar gormeye gittik. Elleri ile yuzunu kapamis bizlere gostermek istemiyordu hic, zorlamayalim dedik, nede olsa 2 haftada bir kontrole gidecekmisim. 6. aydan sonra kontroller 2 haftada bir sekilde sIklasacagini soyledi doktorumuz. Bu hafta icinde seker ve demir testlerine girecegim. Oglumun sagligi icin kendi sagligima da ne kadar ozen gostermeyi istesem de bazen cok yedigimi dusunuyorum bazen az mi yedim simdi diye endiseleniyorum... Kimbilir bebegimi elime aldigimda neler gelecek aklima...
Gunler inanilmaz bir hizla ilerliyor. Daha dun hamile oldugumu ogrenmisken simdi kocaman hizla buyuyen bir karnim var, uyurken ve donerken bana kendini hatirlatan. Keske biraz olsa yavaslayabilse, hani yavas yavas sindire sindire yasasam hamileligimi, gunler boyle hizli bir kosturmaca seklinde gecmese, oyle cok zaman kalsa bana, hatta sIKILsam bu yavas gecen zamandan, bebegim ya erken gelirse diye icimde bir korku olmasa, hani ya hadi gel artik diye gunleri beklesem... her gun hareketlerini dinlesem, sarki soylesem, uyusam uyansam, uyusam uyansam yine...
Pazartesi ve Sali gununun izin aldim, bu hayallarimin bir kismini yapabilmek icin, bize zaman olsun istedim, islerin disinda kendi islerimize, evimize, bebegimiz icin alisverise odaklanacagiz insallah.
Bu haftanin dilegi...
Umarim , seker ve kan testleri iyi cikar, ev ve bebek hazirliklarinda her isimiz rast gider ...:-)
1 comment:
Banu'cum...
Endişelerini ben de yaşadım, ben de hep "nasıl olduğunu, naıl olacağını" merak ettim durdum.
Hareketlerini hissetmek muhteşem bir şey! Yalnızca sen ve bebeğin arasında, çok bencilce, ama bir o kadar güzel!
Hamile olmayı çok sevmiştim (doktorlar her ne kadar keyif almamam için ellerinden geleni yapmış olsalar da). Yine de, sona dopru yaklaştıkça, artık doğsun, diyordum :)
Bende aslında hastanenin verdiği bir diyet listesi olacak. Bulursam onu sana göndereyim. Kilo dengelemek için değil de, sağlıklı beslendiğinden emin olmak için işe yarıyor :)
Umarım şeker, vs çıkmaz da rahat rahat geçirirsin hamileliğini! Çıkarsa da çok üzülme, kontrol altına almak zor değil...
Öpüyorum seni çok çok!
Sevgiler, Başak
Post a Comment